Güneşe uzun süre maruz kalınması yani birikmiş güneş hasarının yanı sıra yanık şeklinde tekrarlayan akut güneş hasarı da deri kanser riskini belirgin ölçüde arttırmaktadır. Özellikle ciltte su toplamasıyla sonuçlanan ikinci derece dediğimiz güneş yanıkları ilerisi için risk oluşturur.
Güneşli havalarda açık alanlarda, deniz kenarında ve kayak tatillerinde güneş koruyucu kullanılmalıdır. Güneş koruyucu seçiminde bir dermatoloji uzmanının görüşünün alınması faydalıdır. İdeal bir güneş koruyucu kişinin cilt tipine uygun hem ultraviyole A (UVA), hem de ultraviyole B (UVB) ışınlarına karşı etkili, suya ve tere dayanıklı olmalıdır.
Açık alanlara yüksek koruma faktörlü koruyucu sürmek, ayrıca şapka ve uzun kollu giysiler giymek, güneş gözlüğü kullanmak da öneriler arasındadır. Yaşam boyu maruz kalınan güneş hasarının büyük kısmının ilk 20 yaş içinde gerçekleştiği bilinmektedir. Bu nedenle çocukluk çağlarından itibaren güneşten korunma metotlarına önem verilmesi gerekmektedir. Bunun dışında, tüm cilt düzenli olarak kontrol edilmeli ve yılda bir dermatolojik muayene yaptırılmalı, yeni ve şüpheli bir oluşum var ise en kısa sürede dermatoloji doktoruna başvurulmalıdır.
Çok sayıda beni olanların senede minimum 1-2 defa bir dermatoloji uzmanına başvurarak dermoskopik ben muayenesi yaptırmaları önerilir. Kişi için belirlenen güneş korumanın deniz ve havuzda 50-60 dakikada bir, gölgede de 2 saatte bir uygulanması önerilir. Yoğun risk altında olanların UV filtreli özel mayolarla denize girmeleri tercih edilir.
Ten rengi koyu olanların beyaz tenlilere göre daha yoğun doğal koruyucu pigmentleri vardır;ancak bu kişilerin de güneşin dik açıyla geldiği aylarda minimum spf 30 içeren cilt tiplerine uygun ürünler ile ciltlerini güneşin kanserojen ve yaşlandırıcı dalga boylarından korumaları gerekmektedir.
Kızılötesi ışınlar güneşin ısı etkisini ifade eder. Bu dalga boyu özellikle kılcal damarlar üzerine olumsuz etki eder. Kılcal damarlanma artışı da ciltte lekelenme riskini arttırmaktadır.
Yüz ve vücut geneline çok koyu tenler hariç spf 50 içeren ürünler kullanılmalıdır. Pratikte bu ürünler sürülmesi önerilen sıklık ve miktarda kullanılmadıkları için koruyuculukları ancak spf 30-35 civarına denk gelecektir. Su ile temas edilmeyen durumlarda güneş korumaların tatil ya da şehirde açık alanda 2; kapalı ancak pencereli ortamlarda gün içinde 4 saatte 1 tekrarlanmaları uygundur.
Güneş korumalı ürün seçiminde en sık yapılan hatalar dermatoloji uzmanına danışmadan ürün almak, alınan ürünü önerilen sıklıkta ve miktarda kullanılmamasıdır.